[fusion_builder_container hundred_percent=”no” equal_height_columns=”no” menu_anchor=”” hide_on_mobile=”small-visibility,medium-visibility,large-visibility” class=”” id=”” background_color=”” background_image=”” background_position=”center center” background_repeat=”no-repeat” fade=”no” background_parallax=”none” parallax_speed=”0.3″ video_mp4=”” video_webm=”” video_ogv=”” video_url=”” video_aspect_ratio=”16:9″ video_loop=”yes” video_mute=”yes” overlay_color=”” video_preview_image=”” border_size=”” border_color=”” border_style=”solid” padding_top=”” padding_bottom=”” padding_left=”” padding_right=””][fusion_builder_row][fusion_builder_column type=”1_1″ layout=”1_1″ background_position=”left top” background_color=”” border_size=”” border_color=”” border_style=”solid” border_position=”all” spacing=”yes” background_image=”” background_repeat=”no-repeat” padding_top=”” padding_right=”” padding_bottom=”” padding_left=”” margin_top=”0px” margin_bottom=”0px” class=”” id=”” animation_type=”” animation_speed=”0.3″ animation_direction=”left” hide_on_mobile=”small-visibility,medium-visibility,large-visibility” center_content=”no” last=”no” min_height=”” hover_type=”none” link=””][fusion_text columns=”” column_min_width=”” column_spacing=”” rule_style=”default” rule_size=”” rule_color=”” hide_on_mobile=”small-visibility,medium-visibility,large-visibility” class=”” id=””]
Çoğumuz çok iyi biliriz ki her şirketin hiç söylenmemiş olan kuralları vardır. Şirkette kısa bir süre çalışan insanlar bile, bu kuralları hemen anlarlar. Bir şirkette, hangi davranışın ceza, hangisinin ödülle/takdirle karşılık bulduğu, o şirketin kültürünün bir parçasıdır. Organizasyon şemasında üst düzeyde olmayan ama rızası olmadan kimsenin adım atamadığı yöneticiler ya da onaylansa bile finans yöneticisinin harcatmadığı bütçeler, verilse bile tutulmayan sözler… bunların hepsi görünmeyen, yazılı olmayan ama gerçekte o şirketin iş yapma biçimini belirleyen örf ve adetlerdir, yani şirketin kültürüdür. Ama bunları mülakatta adaya anlatamazsınız ne yazık ki…
Kültür, bir kurumda “işlerin nasıl yürüdüğüyle” alakalıdır. Yeni bir strateji, kağıt üzerinde birçok değişimi öngörüp, şirketi gelecekte daha başarılı bir duruma getirecek yolları tarif etse de, bu yeni yolları kullanıp kullanmamayı, şirketin yazılı olmayan kuralları belirler. Yeni kurallar, ne kadar açık ve net ifade edilirse edilsin, sonucu talimatlar değil, şirketin alışkanlıkları belirler.
Genel kural olarak, şirketin zihniyeti (kültür) ile uyuşmayan hiçbir fikir (strateji) hayat bulmaz. Uyumsuz strateji, şirketin zihniyeti tarafından dışlanır.
Şirket kültürü, çalışanların şirket liderleriyle nasıl giyindiklerini ve etkileşime girdiklerini, tipik çalışma saatlerini ve daha fazlasını içeren bir dizi faktör içerir. Şirket politikası kesinlikle kültürü etkilese de, şirket kültürünü yaratma ve sürdürmedeki baskın güç genellikle sosyaldir.
Bunu yapan birçok farklı şirket kültürü var. Yani, doğru bir işyeri kültürü yoktur esasında. Önemli olan yeni işe alımların kültürle uyumlu olmasıdır. Aksi takdirde, iletişim sorunları veya daha kötüsü gelişebilir.
Bir kurumun kültürünü hızlıca anlamak istiyorsanız yapacağınız görüşmelerde çalışanların neyi hayal ettiklerine ve neden korktuklarına bakmanız yeterli olacaktır.
Son dönemde yapılan görüşmelerde daha fazla çalışan işten çıkarılma korkusuyla, yapay zeka veya benzeri teknolojik yeniliklerle değiştirilme korkusuyla karşı karşıya kaldığını görebilirsiniz. Bu korku çevrenizdeki insanların, yönetime ve çalıştıkları şirkete karşı güvensizliğe yol açmaktadır.
Kendinizi güvende hissetmiyorsanız davranışınız değişmeye başlar ve davranışınızı değiştirdiğinizde kurum kültürünü de değiştirirsiniz. Son birkaç yıldır çoğu kurumda olan tam olarak budur. Ne kadar yetkin olsanız da gelişen teknoloji, yapay zeka uygulamalarıyla belli alanlarda başa çıkmanız mümkün değil. Bu da ister istemez insanlarda işsiz kalma korkusunu körüklemektedir.
Çalışanlar arasında bu korku mevcut çok açık olmasa da rahatlıkla hissedebilirsiniz.
Çalışanlar korktukları için bilgi paylaşmaktan yardım istemekten korkar hale gelir. Bu davranış değişikliği iş çıktılarında kalitenin düşmesine, daha düşük müşteri memnuniyetine, çalışan başına düşük ciroya ve nihayetinde daha düşük kârlılığa yol açar.
Diğer taraftan baktığınızda da daha fazla başarı isteyen dünyanın en büyük şirketlerinin CEO’larının % 85’i yapay zekanın önümüzdeki beş yıl içinde iş yapma şeklini önemli ölçüde değiştireceğine inanıyor hatta % 63 hayatımızı internetten daha fazla değiştireceğini söylüyor.
Bu noktada bir ikilem baş gösteriyor.
Yeni teknolojilerden faydalanmıyorsanız, rakiplerinizden bazıları yeni teknolojileri kullanacağı için rekabet avantajınızı kaybedersiniz. Rakipleriniz aynı ürünleri veya hizmetleri yapay zeka kullanarak daha kaliteli ve daha hızlı üretip satabilir. Bu yüzden, hayatta kalmak istiyorsanız, eski güzel günlerin değişmeyeceğini varsaymak iyi bir strateji değildir.
İkilemin diğer tarafında, yapay zeka ve diğer otomasyon teknolojilerini olabildiğince hızlı ve yoğun bir şekilde dağıtırsanız, en önemli varlığınızın motivasyonunu kaybedebilirsiniz. (çalışanlarınızın ve belki de müşterilerinizin)
Peki yapay zekayı şirketinizde akıllıca kullanmak için ne yapabiliriz?
Biz insanlar değişimi pek sevmiyoruz – en azından bize tehdit oluştururken ya da gönüllü değilken.
Dünyanın çeşitli ülkelerinde faaliyet gösteren birçok farklı sektörde çalışan şirketlerin deneyimlerini incelediğinizde kurumunuzu yapay zeka kullanımına hazırlamak için aşağıdakileri yapmanızı önerebilirim.
- Çalışanların şirket için en önemli varlık olduğuna inandığı, güvendiği, hissettiği ve deneyimlediği bir şirket kültürünüz olduğundan emin olun. Bu olduğunda insanlar yapay zekanın daha geniş kullanımına geçişte de değişmeye daha istekli olacaklardır.
- Yapay zeka girişimlerini aşağıdan yukarıya doğru bir süreç haline getirmeye çalışın. Sadece organizasyon kabullenmekle kalmaz, aynı zamanda yeni teknolojiler dağıtırken kültürün nasıl korunabileceği ve geliştirilebileceği konusunda birçok harika fikir edinirsiniz.
- İnsanların yapay zekanın konuşlandırılması konusundaki korkularını ve endişelerini ifade edebilecekleri bir alan yaratın. İsimsiz olması gerekir. İnsanlar endişelerini dile getiriyor çünkü bakım, ciddiye al ve bu endişeleri doğru bir şekilde ele alabilirsiniz.
- Geçiş işleminin çok şeffaf olduğundan ve her zaman en yüksek bütünlük düzeyini koruduğunuzdan emin olun. Bu güven ile ilgili. Dürüstlük güvenin temelidir.
[/fusion_text][/fusion_builder_column][/fusion_builder_row][/fusion_builder_container]
